Pandemiden dolayı uzun bir süredir evde olduğunu biliyorum. Sıkıldın ve ne yapacağını da bilmiyorsun. Belki okulunu özledin. Belki de işinden çıkarılmak zorunda kaldın ve kendi hayatının dönüm noktasını yeniden yakalamaya çalışıyorsun. Ama ne yapacağını da bilmiyorsun. Adeta kilitlendin ve kaldın!

Öyleyse söyleyeceklerime biraz kulak ver sevgili dostum. Sen aslında büyük bir potansiyele zaten sahipsin. Senin bulunduğun yaşa kadar ki geliş serüvenin de zaten bunu ispatlamıyor mu? Kaç defa düştün ve kaç defa da ayağa kalktın. Sen asla zayıf değilsin. Sadece ne yapacağını bilmiyorsun. Bu bir anormallik değil. Eğer anormallik olsaydı kendini bu şekilde sorgulamazdın. Senin ihtiyacın olan şey bir dönüşüm. Kendi hayatının bu çetin ceviz günlerinde senin ihtiyacın olan şey kendi kabuğunu kırmaktan başkası değil. Uzun süredir hareketsiz kaldığın için çevreni saran o kabuğu kırmanın vakti geldi. Eğer bu yazıyı okuyorsan bu senin için bir işaret!

 

Senin en büyük korkun dış dünyadaki değişime ayak uyduramamak. Uzun süredir evde olduğun için o dış dünyadaki değişim seni korkutuyor. Ama korkman için hiçbir neden yok. Daha önceki yıkılmalarında nasıl ayağa kalktıysan şimdide ayağa kalkacağını bilmeni istiyorum.

Bunun için sana bazı önemli önerilerim olacak. Öncelikle kendine bir yol haritası ve bir hedef belirlemelisin. Sen hiç rastgele havalanan ve rastgele bir başka havalimanına inen uçak gördün mü? Eğer sen bir yolda ilerlemek ve hayatına çeki düzen vermek istiyorsan öncelikle kendine bir hedef belirlemelisin.

 

İkinci olarak bu hedefine ulaşmak için stratejiler geliştirmelisin. Bu stratejileri elbette kendi kafandan yapman zor. Buna gerek te yok. Akıl akıldan üstündür. Sen ne kadar zeki olursan ol. Ne kadar akıllı bir insan olursan ol her zaman başka fikirlere açık olmalısın. Bu yüzden bol bol kitap okumalısın. Okuduğun kitaplardan bol bol notlar çıkarmalısın. Her bir sayfan belki de alacağın birer cümle senin yol haritandaki stratejilerini kurmana yardımcı olacak. Bir yoldan geçmek istiyorsan başkalarının o yolda karşılaştığı güçlükleri deneyimlemelisin. Elbette herkesin deneyimi farklıdır. Belki onların bazıları bu yolu senin gözünde imkânsız hale getireceklerdir. Ama sen onlara kulak asma. Sen o yolu geçemeyenleri örnek alma. O yoldan geçenleri örnek al. Asla umutsuzluğa kapılma.

 

Üçüncü kural şu. Çok çalışman gerekiyor. Öğlen kalkarak günün yarısını tüketirsen başarılı olamazsın. Evde bile olsan sabahları erken kalkmayı ve hemen çalışmaya başlamayı bir prensip haline getir. Bu senin kendine verdiğin saygının bir göstergesi. Yorulana kadar çalış. Sırtından ter gelinceye kadar çalış. Çünkü uzun süredir evindesin ve hareket etmedin. Haber seyretme. Sadece işine odaklan. Önünde bir hedefin var ve sen o hedefe büyük bir disiplinle ulaşmak zorundasın. Merak etme! Başlangıçta sana bazı şeyler zor gelecek ama sonrasında büyük bir istekle harekete geçtiğini göreceksin. Buna sen kendin bile inanamayacaksın. Bu pandemi yüzünden belki de o kadar çok evine tıkıldın ki sen bile kendini tembel bir koala gibi görmeye başladın. Aslında sen tembel değilsin. Bu zihninin sana oynadığı bir oyundan başka bir şey değil.

 

Dördüncü olarak başarmak istediğin şey ne ise, üzerinde çalıştığın şey ne ise ona sıkı sıkı sarıl. Onu sev ve sahiplen. Hiç kimsenin sözlerine kulak asma. Bu ne biçim proje, bu ne biçim yazı ya da iş fikri demelerine kulak asmadan sen kendi işine odaklan. Eğer inanıyorsan eninde sonunda sen galip geleceksin. Buna bütün yüreğinle inanmanı istiyorum. Allah yürekten istenen ve üzerinde büyük emekler sarf edilen hangi şeyi zayi etmiş ki?

 

Beşinci olarak kendine umut aşıla. Hiç kimsenin senin hayatına bir sihirbaz gibi gelip yardımcı olmasını bekleme. Sen bir yola çıktıysan o yolda yalnız olduğunu bilmeni istiyorum. İnsanlar ancak belirli bir noktaya kadar senin yanında duracaklardır. Ama önemli olan senin bu yolda iradenin eksilmemesi. Senin en büyük yardımcın seni Yaratan ve sensin. Başarman gereken konuda sen çabalamalısın. Destek alsaydım iyi olurdu deme! Yalnız başarmak zorundasın. İlk başarını yalnız kazanmak zorundasın. Ama seni temin ederim ki sen ilk başarıyı kazandıktan sonra seninle yeni başarılara yelken açmak isteyecek başka insanlarla elbette karşılaşacaksın. Çünkü başarı böyle bir şeydir. Ancak bir defa deneyimlendikten sonra kendisine yeni yol arkadaşları katılır.

 

Altıncı olarak sev her şeyi! Hiç kimseden nefret etme. Hiç kimseye kin duyma. Hayatı sev. Kızdıkların ve kırıldıklarını affet ve onları bağışla. Çünkü çabalaman için gereken pozitif enerjiyi ancak sevgi enerjisi ile elde edeceksin. Nefret ve kızgınlık enerjisi ile asla başarılı olamazsın. Olsan da bir süre sonra yıkılırsın. Bu yalancı bir başarı olur. Öfke ve kinin bugüne kadar yararını gören hiç kimseyi tanımıyorum. Ama “Yaradılanı severim Yaradandan ötürü” diyen insanların gerçekten eninde sonunda bu yarışı kazandıkları bir dünya burası. 

 

Bu yüzden sevmelisin. Bu yüzden affetmelisin. Bu yüzden bağışlamalısın. Bu yüzden koşulsuz bir sevgi enerjisine geçmelisin. İnsan evladını koşullu sevebilir mi? O ne yaparsa yapsın bir anne ve baba eninde sonunda onu affedecektir. Çünkü anne ve babanın evlat sevgisi de koşulsuz sevgidir. Tıpkı Allah’ı ve peygamberimizi sevmek gibi düşünün bu koşulsuz sevgiyi. Hiçbir şartı yoktur bu sevginin. Bu sevgiye geçtiğinizde bir bilge gibi düşünmeye başladığını göreceksin.

 

Yedinci olarak yapıp ettiklerin tamamlanınca yani mutfakta yemekleri pişirdikten sonra bunun sunumunun hazırlıklarını yapmalısın. Yani hazırladığın tüm projeleri dış dünyaya tanıtmanın vakti gelmiştir. Bu yüzden adım adım olacak şekilde cesurca harekete geçmelisin. Hiçbir şeyi plansız ve programsız yapmamalısın. Kendine bu konuda zaman bırak ve sadece insanlara projelerini en iyi şekilde nasıl anlatabileceğini göster! Öyle güzel bir enerji ile bunları sun ki. Merak etme sen ne kadar güzel bir enerji ile yapıp ettiklerini sunarsan eninde sonunda senin o pozitif tutumuna karşılık verecek insanlar olacaktır. Hayatın boyunca pozitif olmayı sürdür ve insanlara yardımcı olmaya çalış. Ancak bu sayede gerçek bir başarıya ulaşmış olacaksın. Yoksa senin kendi kendine yeten başarını kim ne yapsın?

 

Unutma! Sen bu hayata nasıl tepki verirsen hayatta sana benzer karşılığı verecektir. Sen umutlu ol ki, hayatta sana bunun karşılığını versin.