Şok Edici Olay: Bir Hastanın Vücudundan Çıkan 287 Böbrek Taşı!
İstanbul'da karın ağrısı nedeniyle hastaneye yatırılan 21 yaşındaki Fatma Nur Öztürk'ten 287 taş çıkarıldı. Literatürde ender rastlanan bu durum, sağlık ekibini ve hastanın ailesini derinden sarstı.

Doğumsal ürolojik bir rahatsızlıkla dünyaya gelen 21 yaşındaki Fatma Nur Öztürk, yoğun karın ağrıları sebebiyle hastaneye başvurdu. Yapılan cerrahi müdahalede vücudundan tam 287 taş çıkarıldı.

Karın ağrısı nedeniyle gitti, sonucu şaşırttı
Karabük'te yaşayan Fatma Nur Öztürk, doğumdan itibaren nadir görülen ve ciddi bir ürolojik problem olan ekstrofi vezika ve epispadias nedeniyle daha önce birçok operasyon geçirmişti. Uzmanların, idrar kesesinin ön yüzünün ve karın duvarının normalden farklı şekilde gelişim göstermesi olarak tanımladığı bu durum, genç kızın yaşamını oldukça zorlaştırmıştı.

Son altı ayda ise dayanılmaz karın ağrıları yaşamaya başlayan Öztürk, birçok sağlık kuruluşunu ziyaret ettikten sonra nihayet İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne ulaştı.
Hastanede Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Erkan Erkan ve Jinekolojik Onkoloji Uzmanı Op. Dr. Emin Erhan Dönmez'in de aralarında bulunduğu ekip, hastanın durumu üzerinde kapsamlı incelemeler gerçekleştirdi. Yapılan detaylı tetkiklerde, vajinal alanda taşların bulunduğu belirlendi ve Öztürk, hemen hastaneye alındı.

"Tahminimizden çok daha fazlaydı"
Hastalık sürecini anlatan Fatma Nur Öztürk, "Doğuştan ekstrofi vezika hastasıyım. İdrarımı kontrol edemediğim için sürekli bez kullanmam gerekiyor. Bu durum yaşamımı zorlaştırıyor. Son dönemde sol kasığımda dayanılmaz ağrılar hissettim, ağrılar çok şiddetliydi. Bu kadar taş çıkacağını düşünmüyorduk, sertlikleri de beklediğimizden fazlaydı. Biz 80-100 taş var sanıyorduk. Ama sayı 287 olduğunda gerçekten çok şaşırdık. Şu an kendimi gayet iyi hissediyorum, doktorlarıma minnettarım. Oturduğumda bile canım yanıyordu, kötü hissediyordum. Tedavi için de gidip iğne alıyordum, ama geçici bir rahatlama oluyordu, yine başlıyordu" şeklinde konuştu.

"287 taş çıkardık, nadir bir durum"
Fatma Nur Öztürk'ün durumuna dair bilgi veren Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Erkan Erkan, "Hastamız 2004 yılında doğmuş ve hemen ardından 50 binde bir görülme sıklığına sahip ekstrofi vezika problemi nedeniyle sırasıyla birçok ameliyat geçirmiş. 10 yaşında da bir ameliyatı daha olmuş. Yapılan görüntüleme ve testler sonucunda, mesane olması gereken bölgenin arkasında taşlarla dolu bir kese olduğu tespit edildi. Ek görüntüleme olarak MR çekimi yaptık.
Hastamız, almış olduğu çelişkili raporların ardından kendi kliniğimizde değerlendirmelere tabi tutuldu; taşların mesanede değil vajinal alanda oluştuğunu düşündük ve bir planlama yaptık. Kadın doğum uzmanımızın yardımıyla bu taşları tamamen temizledik. İleride normal bir yaşam sürdürebilmesi amacıyla burada plastik cerrahi uygulaması gerçekleştirdik. 287 taş çıkarıldı. Bu durum, literatürde oldukça nadir rastlanan bir olay.
Ayrıca ameliyat öncesinde de bu konuları tartışmıştık. Literatürde böyle bir vaka daha önce kaydedilmiş olsa da, bu durum ikinci defa karşılaşılan bir örnek olarak kayda geçecektir. Farkındalık oluşturmak önemli, doğumsal anomalilerle doğan çocukların ilerleyen dönemlerde olası sorunlarını göz önünde bulundurmak gerekiyor. Bu çocukların düzenli takiplere gelmeleri şart, ileride tekrar etme ihtimali var" şeklinde bilgi verdi.
"Vajenin tamamı taşlarla doluydu"
Genç kızın uzun süredir şiddetli karın ağrıları yaşadığını belirten Jinekolojik Onkoloji Uzmanı Op. Dr. Emin Erhan Dönmez, "Mesane taşlarının varlığı düşünülerek hastayı daha gelişmiş bir hastaneye yönlendirmiştik. Kendi aramızda aldığımız ortak kararla muayene ettik. Vajen, bir depo vazifesi görerek burada bekleyen idrar, içindeki minerallerin çökmesine neden olmuş ve taşların oluşmasına yol açmış. Mesaneden vajinaya akmış olabileceğini ve bu nedenle taşların burada birikmiş olabileceğini düşündük. Ameliyat planımızı oluşturduk.
Ameliyata öncelikle tanı amacıyla girdik, Erkan Hocam ile beraber sistoskopi işlemini gerçekleştirdik. Mesaneyi görüntülediğimiz an, mesane tabanından vajinaya bir geçiş olduğunu gördük. Vajenin tamamen taşlarla dolu olduğunu fark ettik.
Tanı amacıyla girdiğimiz müdahale sonrası her şey yolunda gitti, tedaviye geçtik. Taşların çıkarılacağı kadar bir genişleme sağladık. Sonrasında, en büyüğü 2,5 cm olan 287 taşı başarılı bir şekilde çıkardık. Taşların tekrar etmemesi için idrarın birikmesine engel olmamız şart; bu nedenle vajinal rekonstrüksiyon yaptık. Ameliyat esnasında herhangi bir problemle karşılaşmadık. Erkan Hocam ile birlikte literatürü incelemiştik; vajende bu kadar fazla taş bulduğumuz bir makaleye rastlamadık" dedi.
"Maksimum 100-110 taş bekliyorduk"
Hastalık sürecine dair bilgiler veren Op. Dr. Dönmez, "Konjenital anomali, gebelikte yapılan ultrason taramalarında saptanabiliyor. Normal şartlarda mesanede idrar birikmesi gerekirken, bu bebeklerin mesanesinde birikmediğini görüyoruz. Bu noktadan hareketle doğru tanıyı koyabiliyoruz. Burada önemli olan, bu hastaların mümkün olan en kısa sürede, 3. basamak, multidisipliner bir hastanede doğum yapmalarını sağlamaktır.
Doğum sonrası, çok kısa süre içeresinde mesane onarımını multidisipliner ekiplerle gerçekleştirmek gerekiyor. Çünkü mesanenin dışarı açılması riskli ve enfeksiyonlara kapı aralayabiliyor. Bu durum, bebeğin hayatını tehdit eden ciddi enfeksiyonların oluşmasına neden olabiliyor. Anomali durumuna göre, hastalar bir dizi ameliyat ile sağlıklı bir yaşam sürdürebilirler.
Hastamızı düzenli muayenelere ve kontrol süreçlerine çağırmayı planlıyoruz. Biz de bu kadar taş çıkmasını beklemiyorduk; maksimum 100-110 taş bulabiliriz diye düşünmüştük. Sayalım dedik ve 287 taş olduğunda biz de oldukça heyecanlandık. Saydıktan sonra bu bilgiyi hastamız ve ailesiyle paylaştık. Onlar da bu duruma şaşırdı; bir böbrek taşı bile çok zor bir deneyimdir ve bu kadar çok sayıda taşın çıkması gerçekten çarpıcı. Taşların, yıllar boyunca yavaş birikimle oluştuğunu düşünüyoruz."